Aşifte

yön yön uyanmışım sabaha,
dön dön uyuyamadığım geceden
yine bir çehre var hatrımda,
kadehi aşka benzeten

böyle yüzler görürsem düşümde
yarınım tez olur sabah sabah
düşündükçe unutacağımı bilsemde,
nazlanıp duruyor alüfte

kurak bu sabah,
ıslık gibi; gün ışığı,
sıza sıza yıkıyor bedenimi
okşuyor kalbi kırığı

aşifte nazlanmasını pek bilir.
bir naz ettimi var ki ikna edesin
düş değil özlediğim,
aşifte.
sarı eyletmiş saçını sonradan.
ne iyiydi pak ten üstüne kap kara saçı,
kaşlarını unutmuş mihriban.

işvesine mübarek, sanırsın yaratmış pazarı
pazardan geliyor, gürültülü pazardan
unutturdu esnafa evi, eyledi perişan
alsa ödemese; tezgahı teslim ederim,
gelmez bir daha böylesi.
Allah saklasın nazardan,
gelse de beni beğenmez cilvekâr
pak ten üstüne kapkara saçı,
varsın öldürsün sevişince.
zaten yaşatmıyor böyle,
aşifte.